Dünyadaki İlk Elektrikli Araba Nedir?

Elektrikli araçlar, son yıllarda sürdürülebilir ulaşımın önemli bir parçası haline geldi. Bu makalede, ilk elektrikli arabanın tarihçesini, dünyadaki ilk elektrikli arabanın özelliklerini ve Türkiye’de ilk elektrikli araba kullanımını detaylıca inceleyeceğiz. Ayrıca, ilk elektrikli arabayı kim icat ettiği ve neden elektrikli araba kullanmalıyız sorularına yanıt arayacağız.

Neden Elektrikli Araba Kullanmalıyız?

Elektrikli araçların kullanımı, hem çevresel hem de ekonomik açıdan birçok avantaj sağlamaktadır. İşte elektrikli araba kullanmanın temel nedenleri:

1. Çevre Dostu: Elektrikli arabalar, geleneksel içten yanmalı motorlu araçlara göre çok daha az hava kirliliğine sebep olur. Sıfır egzoz emisyonu ile çevreye zarar vermeyen bu araçlar, karbon ayak izinin azaltılmasında önemli bir rol oynar.
2. Sessiz Çalışma: Elektrikli araçlar, içten yanmalı motorlara kıyasla çok daha sessiz çalışır. Bu, özellikle şehir içinde gürültü kirliliğini azaltarak yaşam kalitesini artırır.
3. Düşük İşletme Maliyetleri: Elektrikli araçların bakımı, benzinli veya dizel araçlara göre daha ucuzdur. Motor parçalarının daha az olması ve elektrikli araçların daha az aşınma göstermesi, bakım maliyetlerini düşürür.
4. Yenilenebilir Enerji Kullanımı: Elektrikli arabalar, yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektrikle şarj edilebilir. Bu, fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltır ve enerji kaynaklarının daha sürdürülebilir kullanımını teşvik eder.
5. Devlet Teşvikleri ve Vergi Avantajları: Birçok ülkede elektrikli araç sahipleri için vergi indirimleri, alım teşvikleri ve şarj istasyonlarına erişim gibi avantajlar sunulmaktadır. Bu, elektrikli araçların maliyetini daha cazip hale getirir.
6. Yenilikçi Teknolojiler: Elektrikli araçlar genellikle en son teknolojiye sahip olup, gelişmiş sürüş destek sistemleri ve akıllı araç özellikleri sunar. Bu, sürüş deneyimini daha keyifli ve güvenli hale getirir.

Elektrikli araçlar, bu avantajlarla birlikte, sürdürülebilir ulaşımın geleceğini şekillendiriyor ve gezegenimizi korumak için önemli bir adım oluşturuyor.

İlk Elektrikli Araba Hangisi? Kim İcat Etti?

İlk elektrikli araba ne zaman yapıldı sorusuna cevap vermek için 19. yüzyıla gitmemiz gerekiyor. İlk elektrikli araba, 1830’ların sonlarına doğru icat edildi. Ancak, ilk elektrikli arabayı kim icat ettiği konusunda tarihçiler arasında bazı farklı görüşler bulunmaktadır. Genellikle, bu buluşun Thomas Davenport, Robert Anderson ve Professor Sibrandus Stratingh gibi isimlerle ilişkilendirildiği görülür. Bu erken dönem elektrikli araçlar, özellikle şehir içi ulaşımda kullanım için ideal olacak şekilde tasarlanmıştır.

İlk elektrikli araba markası (marka olarak kabul edilen) konusunda en yaygın olarak kabul edilen isim, Flocken Elektrowagen’dir. 1888’de Almanya’da Andreas Flocken tarafından üretilen Flocken Elektrowagen, genellikle tarihteki ilk gerçek elektrikli araba olarak kabul edilir. Bu araç, batarya ile çalışan bir elektrik motoruna sahipti ve dört tekerlekli bir araba formundaydı. Elektrikli araçların tarihi, bu önemli buluşla birlikte modern otomotiv endüstrisinin gelişiminde önemli bir dönemeç olarak görülmektedir.

Türkiye’de İlk Elektrikli Araba Kullanımı

Türkiye’de ilk elektrikli araba kullanımı (Osmanlı’da), 1888 yılında II. Abdülhamid tarafından İngiltere’de Messrs Immisch & Co şirketine sipariş edildi. Şirketin mühendisleri Magnus Volk ve Moritz Immisch’in özel olarak hazırladıkları bu otomobil, ön kısmında tek bir büyük teker yerine birbirine yakın iki küçük teker yer alıyordu. Araç, 20 beygir gücünde bir motora ve 20 kilometrelik bir menzile sahipti. [1]

Araç, Yıldız Sarayı’nda kullanıldı ve Sultan Abdülhamid’in sık sık kullandığı bir ulaşım aracı oldu. Araç, dönemin gazetelerinde de geniş yer aldı ve Türkiye’de elektrikli araçların gelişiminde önemli bir rol oynadı.

Aracın teknik özellikleri şu şekildeydi:

• Motor: 20 beygir gücü
• Menzil: 20 kilometre
• Hız: 25 kilometre/saat
• Ağırlık: 1 ton

Araç, günümüz elektrikli araçlarından çok farklıydı. Ancak, Türkiye’de elektrikli araçların gelişiminde önemli bir rol oynadı.

Tesla ve TOGG

Tesla, Türkiye’de 2017 yılından beri faaliyet göstermektedir. Şirket, Model 3 ve Model Y modellerini Türkiye’de satışa sunmaktadır.

TOGG, ise 2023 yılından itibaren Türkiye’de faaliyet göstermektedir. Şirket, C-SUV segmentinde yer alan ilk otomobilini Türkiye’de üretmektedir.

2023 yılı itibarıyla, Türkiye’de kayıtlı Tesla sayısı 10 bin civarındadır. TOGG’un ilk otomobilinin ise 2023 yılının ilk yarısında 7 bin adet sipariş aldığı açıklanmıştır.

Tesla ve TOGG, Türkiye’de elektrikli araç pazarında önemli bir rekabete sahne olmaktadır. İki şirket de, Türkiye’de elektrikli araç pazarının büyümesine katkı sağlamaktadır.

Tesla ve TOGG’un Türkiye’deki kullanımları ile ilgili bazı karşılaştırmalar şu şekildedir:

Tesla, Türkiye’de daha uzun bir süredir faaliyet göstermektedir ve daha geniş bir ürün yelpazesine sahiptir. Ancak, TOGG, daha yeni bir marka olmasına rağmen, daha uygun fiyatlı ve menzilli bir araç sunmaktadır.

Tesla ve TOGG’un Türkiye’deki elektrikli araç pazarındaki rekabeti, önümüzdeki yıllarda da devam edecek gibi görünmektedir. Bu rekabet, Türkiye’de elektrikli araç pazarının büyümesine ve tüketicilerin daha fazla seçenekle karşılaşmasına katkı sağlayacaktır.

Elektrikli Araba Kullanımının Sürdürülebilirliğe Katkısı

Elektrikli araçların kullanımı, çeşitli yönleriyle sürdürülebilir ulaşımın gelişimine büyük katkı sağlamaktadır. İşte bu katkıların başlıca maddeleri:

1. Fosil Yakıt Tüketiminin Azalması: Elektrikli araçlar, fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltarak, bu yakıtların tüketimini ve buna bağlı çevresel etkileri düşürür.
2. Sera Gazı Emisyonlarının Düşürülmesi: Elektrikli araçlar, sıfır egzoz emisyonu ile sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltır, bu da küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir rol oynar.
3. Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Kullanımı: Elektrikli araçlar, güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektrikle çalıştırılabilir, bu da çevre üzerindeki olumsuz etkileri daha da azaltır.
4. Teknolojik İnovasyonun Teşviki: Elektrikli araçların popülaritesinin artması, otomotiv sektöründe çevreci ve yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesini teşvik eder, bu da sektörün sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmasına yardımcı olur.
5. Şehir İçi Hava Kalitesinin İyileştirilmesi: Elektrikli araçlar, şehir içindeki hava kirliliğini azaltarak, halk sağlığı için daha temiz ve sağlıklı bir çevre sunar.
6. Enerji Verimliliği: Elektrikli araçlar, içten yanmalı motorlara göre daha yüksek enerji verimliliği sunar, bu da enerji kaynaklarının daha etkili kullanılmasını sağlar.

Bu maddeler, elektrikli araçların sürdürülebilir ulaşımın önemli bir bileşeni olarak nasıl katkı sağladığını göstermektedir ve bu araçların yaygınlaşması, gelecekte daha yeşil ve sürdürülebilir bir dünya için hayati önem taşımaktadır.